
Akıllı ev sistemlerinin yaygınlaşmaya başladığı yıllardan beri en büyük sorunlarından biri bu sistemlerin kurgulandığı planın biraz dışına çıktığınızda işlevini hızla kaybeden çizgisel (lineer) sistemler olmasıydı. Sistemler genelde belli bir senaryo düşünülerek hazırlandığı için sizin sistemi kullanabilmek için o senaryonun ana mantığını kabul etmeniz gerekmekte ve ancak geliştiricinin size sunduğu kadar özelleştirme yapabilmekteydiniz.
Elbette bu durumun bazı avantajları olduğu yadsınamaz. Ticari başarı amacında olan üreticiler pazar araştırmaları yapıp ortalama bir kullanıcının talebini üç aşağı beş yukarı karşılayacak ürünler ortaya koyduğundan; temel ihtiyaçlarını karşılama peşinde olan ortalama kullanıcı hiç zorlanmadan ve büyük bir teknik bilgiye ihtiyacı olmadan evini akıllandırabilir. Yine belli bir ürün gamını / ailesini / standardını destekleyen ürünler seçerek (Apple HomeKit uyumlu vd.) farklı üreticilerden ürün alsa da ortak bir payda da buluşturmayı başarabilir.
Tabi evinizi biraz daha ileri götürmeye çalıştığınızda ya da size sunulan senaryonun biraz daha dışına çıkmak istediğinizde yatırım yaptığınız sistemin adeta ayak bayağına dönüşmesi hatta akıllı yapmaya çalıştığınız evin iyice aptala dönmesi de ayrı bir can sıkıntısı.
Örneğin akıllı ısıtma sistemlerini ele alalım. Bu sistemler eğer kablolaması olan bir evse, mevcut oda termostatının yerini alan bir termostat kullanır. Eğer o yoksa ama peteklerinizde termostatik vana varsa vanayı akıllandıran hiç biri yoksa da kombinizi açıp kapatan bir röleden oluşur. Normal şartlar altında aldığınız sisteme göre yerinizden kalkmadan örneğin bir uygulama üzerinden evinizin sıcaklığını ayarlayabilirsiniz. Buraya kadar her şey güzel. Peki ya evinizin sıcaklığını işten eve gelirken otomatik olarak arttırmak istiyorsanız ve aldığınız sistem bunu desteklemiyorsa ne olacak?
İşte burada sorunumuz başlıyor zira artık senaryonun dışında kaldınız ve ürünü geliştiren ekip farklı bir senaryo geliştirme iznini vermiyor. Bu durumda yapılacak şeylerin sayısı ne yazık ki sınırlı. Ya başka bir sisteme geçeceksiniz ve yatırımınız boşa gidecek ya isteğinizden vazgeçeceksiniz ya da elinizdeki cihazı hacklemeye çalışacaksınız.
Neden Açık Kaynak?
Açık kaynağın gücü de burada devreye giriyor. Daha önce kaydettiğim podcast‘lerde da ifade etmeye çalıştığım gibi bir cihaza yatırım yaparken size katacağı değer kadar en az birlikte çalışabilirlik için yaptıklarına ve açık kaynağa destek olup olmadığına da bakmalsınız. Bunu yapmayan sistemler o an işinizi görse de hayatın sürgit olmadığından hareketle bu tip cihazları tercih etmemek gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ihtiyaçlar zaman içinde değişmesiyle ünlüdür ve buna adapte olmayanlar da her zaman demode kalır.
İletişim için açık standartları kullanan ya da gerek firmwarelerinde gerek uygulamalarında açık kaynak kodu kullanan cihazlar yine bir senaryo için tasarlanmış olsalar da teknik bilgisi olan kullanıcılar tarafından amacın dışında kullanılabilmekte. Bu cihazlar Home Assistant gibi akıllı ev yöneticilerine entegre olarak teknik bilgisi görece daha az olan ama meraklı kullanıcılar tarafından da kullanılabilir hale gelmektedir.
Akıllı Ev: Tradfri vs. Conbee
Buna en güzel örneklerden birini geçtiğimiz gün Reddit’de gördüm. IKEA’nın akıllı aydınlatma sistemi olan Tradfri geliştiricileri bir süredir yerden yere vuruldukları Reddit’de bir AMA (bana her şeyi sor) oturumu yaptılar. Kullanıcılar ekibe bir yandan dertlerini iletirken bir yandan da gelecek planları üzerinde hem öneride bulunma şansına hem de bilgi alma şansına sahip oldular. Başlıbaşına hoş bir olay bu oturumda verilen cevaplardan birisi özellikle dikkatimi çekti.
Philips Hue serisinin aksine IKEA Tradfri serisinde hareket sensörlerini doğrudan Home Kit’e (Apple akıllı ev çözümü) tanıtamıyorsunuz. Bu sebeple Home Kit üzerinden bu hareket sensörünü kullanarak bir otomasyon yapmanız mümkün değil. Kullanıcılardan biri bunun gelecekte yapılıp yapılmayacağını sorduğunda IKEA’nın cevabı şu oldu:
(I may or may not use Home assistand with a Conbee stick at home to do this 🙂
IKEA Tradfri Ekibi
IKEA kendi donanımlarında açık bir standart olan ZLL kullandığından bu cihazlarla iletişime geçmek için başka bir cihaz kullanmanız mümkün. Conbee’de bu işi yapan ve bir çok markayı tek bir Gateway ile kullanmanızı sağlayan (ben de kullanıyorum) bir cihaz. Kendisinin Home Kit entegrasyonu ( ki bu da açık kaynak) IKEA’nın aksine hareket sensörünü Home Kit’e entegre ettiğinden bir IKEA çalışanı bile evde bunu kullanabiliyor (ya da kullanmıyor da olabilir ;).
Siz de gelecekte alacağınız farklı donanımları bir arada ve farklı şekillerde kullanmak istiyorsanız cihazlarınızda mutlaka açık kaynak standartlarını arayın.
Sonraki yazıda görüşmek üzere. Aklınız evde kalmaya devam etsin 😛
Bir yanıt bırakın